Sprache |
Deutsch |
Almanca |
Aussprache auf Türkisch |
Sprache |
Türkisch |
Türkçe |
[türktschße] |
Allgemeines |
Guten Tag. |
Iyi günler. |
[iji günler] |
|
Hallo! |
Merhaba! |
[merhaba] |
|
Wie geht’s? |
Nasılsınız? |
[naß≤lß≤n≤s] |
|
Danke, gut. |
Teşekkür ederim, iyiyim. |
[teschekür ederim,ijim] |
|
Ich heiße … |
Adıım … |
[ad≤m] |
|
Auf Wiedersehen. |
Iyi günler. |
[iji günler] |
|
Der Morgen |
sabah |
[ßabach] |
|
Der Nachmittag |
öğleden sonra |
[öjleden ßonra] |
|
Der Abend |
akşam |
[akscham] |
|
Die Nacht |
gece |
[gedsche] |
|
morgen |
yarın |
[jar≤n] |
|
heute |
bugün |
[bugün] |
|
gestern |
dün |
[dün] |
|
Sprechen Sie Deutsch/Englisch? |
Almanca/Ingilizce ….
biliyor musunuz? |
[almandscha /
ingilisdsche
bilijor¬mußunus] |
|
Wie bitte? |
Efendim? |
[efendim] |
|
Ich verstehe nicht. |
Anlamadım. |
[anlamad≤n] |
|
Sagen Sie es bitte nochmals. |
Tekrar söyler misiniz. |
[tekrar söjler¬mißinis] |
|
…, bitte. |
…, lütfen. |
[lütfen] |
|
Danke! |
Teşekkürler! |
[teschekürler] |
|
Keine Ursache. |
Bir şey değil. |
[bir¬schej dejil] |
|
was/wer |
ne / kim /hangi |
[ne / kim / hangi] |
|
welcherwo/wohin |
nerede/nereye |
[nerde / nereje] |
|
wie/wie viel |
nasıl/ne kadar/ne |
[naß≤l / ne¬kadar / |
|
wann/wie…lange |
zaman/ne zamana
kadar kadar |
ne¬saman / ne¬samana kadar] |
|
Warum? |
Niçin? |
[nitschin] |
|
Wie heißt das auf Türkisch? |
Bunun Türkçesi ne? |
[bunun türktscheßi ne] |
|
Wo ist … ? |
… nerede? |
[nerde] |
|
Können Sie mir bitte helfen? |
Bana yardım
eder misiniz? |
[bana yard≤meder¬mißinis] |
|
ja |
evet |
[ewet] |
|
nein |
hayır |
[haj≤r] |
|
Entschuldigen Sie. |
Pardon. |
[pardon] |
Tourist |
Gibt es hier eine
Touristeninformation? |
Burada turizm
danışma var mı? |
[burda turism
dan≤ischma
var¬m≤] |
|
Ich möchte einen Stadtplan
/ ein Hotelverzeichnis. |
Şehir planı/Otellerin
bir listesi var mı? |
[schehir plan≤ /
otellerin bir
lißteßi war¬m≤] |
|
Wann/Wie lange ist das |
ne zaman/ne zamana |
|
|
Museum/die Kirche/die Moschee Austellung |
Müze/kilise/cami/sergi |
[müse / kiliße /
dschahmi/
ßergi ne¬saman / |
|
geöffnet? |
kadar açık? |
ne¬samana kadar atsch≤ |
|
Restaurierung |
onarım |
[onar≤m] |
|
geschlossen |
kapalı |
[kapal≤] |
Einkauf |
Wo bekomme ich …? |
… nerede bulabilirim? |
[nerde bulabilirim] |
|
Was kostet …? |
… kaça? |
[katscha] |
|
Das ist zu teuer. |
Çok pahalı. |
[tschok pahal≤] |
|
Das gefällt mir (nicht). |
Tamam / Kalsın. |
[tamam / kalß≤n] |
|
Gibt es das in einer
anderen Farbe/Größe? |
Bunun başka rengi/
bedenleri var mı? |
[bunun baschka
war¬m≤] |
|
Ich nehme es. |
Bunu alıyorum. |
[bunu al≤jorum] |
|
Wo gibt es hier eine
Bank /Wechselstube? |
Bu yakınlarda banka /
döviz bürosu var mı? |
[bu jak≤nlarda
banka /dövis
bürosu war¬m≤] |
|
Ich suche einen
Geldautomaten. |
Bankamatik arıyorum. |
[bankamatik
ar≤jorum] |
|
Geben Sie mir 100 g Käse
/ein Kilo Pfirsiche. |
Yüz gram peynir / bir kilo
şeftali verir misiniz. |
[jüs gram pejnir /
scheftahli werir
mißinis] |
|
Haben Sie eine deutsche/
englisch Zeitung? |
Almanca/Ingilzce
gazete var mı? |
[almandscha
ingilisdsche
gasete war¬m≤] |
|
Wo kann man hier telefonieren? |
Burada nereden
telefon edebilirim? |
[burda nereden
telefon edebilirim] |
|
Wo bekomme ich
eine Telefonkarte? |
Telefon kartı
nereden alabilirim? |
[telefon kart≤
nereden alabilirim] |
|
Die Speisekarte, bitte |
Yemek listesini
verir misiniz? |
[jemek
lißteßiniwerir
¬mißinis] |
Essen & Trinken |
Brot |
ekmek |
[ekmek] |
|
türkischer Kaffee |
türk kahvesi |
[türk kachweßi] |
|
Tee |
çay |
[tschai] |
|
Tee mit Milch /Zucker |
sütlü / şekerli |
[ßütlü / schekerli] |
|
Orangensaft |
portakal suyu |
[portakal ßuju] |
|
Suppe |
çorba |
[tschorba] |
|
Fisch/Fleisch |
balık/et |
[bal≤k / et] |
|
vegetarische Gerichte |
sebzeli yemekler |
[ßebseli jemekler] |
|
Ei |
yumurta |
[jumurta] |
|
Salat |
salata |
[ßalata] |
|
Desserts |
tatlılar |
[tatl≤lar] |
|
Obst |
meyveler |
[mejveler] |
|
Eis |
dondurma |
[dondurma] |
|
Wein |
şarap |
[scharap] |
|
weiß / rot |
beyaz / kırmızı |
[bejas / k≤rm≤s≤] |
|
Bier |
bira |
[bira] |
|
Wasser |
su |
[ßu] |
|
Mineralwasser |
madensuyu |
[mahdenßuju] |
|
mit / ohne Kohlensäure |
soda / şişe suyu |
[ßoda / schische
ßuju] |
|
Limonade |
gazoz |
[gasos] |
|
Frühstück |
kahvaltı |
[kachwalt≤] |
|
Mittagessen |
öğle yemeği |
[öjle jemeji] |
|
Abendessen |
akşam yemeği |
[akscham jemeji] |
Hotel |
Ich suche ein gutes /
preiswertes Hotel. |
Iyi/Uygun fiyatlı bir
otel arıyorum. |
[iji / ujgun fijatl≤
bir otel ar≤jorum] |
|
Ich habe ein Zimmer reserviert. |
Bir oda ayırtmıştım. |
[bir oda
ay≤rtm≤scht≤m] |
|
Ich suche ein Zimmer
für…Personen. |
… kişilik bir oda arıyorum. |
[kischilik bir
oda ar≤jorum] |
|
Mit Dusche und Toilette. |
Duşlu ve tuvaletli. |
[duschlu we tuwaletli] |
|
Mit Balkon/Meerblick. |
Balkonlu / deniz gören. |
[balkonlu /
denis gören] |
|
Wieviel kostet es pro Nacht? |
Geceliği ne kadar? |
[gedscheliji ne kadar] |
|
Mit Frühstück? |
Kahvaltı dahil mi? |
[kachwalt≤ dahil¬mi] |
|
Kann ich das Zimmer sehen? |
Odayı görebilir miyim? |
[odaj≤ görebilir¬
mijim] |
|
Haben Sie noch ein
anderes Zimmer? |
Başka odanız yok mu? |
[baschka odan≤s
jok mu] |
|
Das Zimmer gefällt mir. |
Odayı beğendim |
[oday≤ bejendim |
|
Das Zimmer gefällt mir nicht. |
Odayı beğenmedim |
[oday≤ bejenmedim) |
|
Kann ich mit Kreditkarte zahlen. |
Kredi kartıyla
ödeyebilir miyim? |
[kredi kart≤jla
ödejebilir mijim] |
|
Wo kann ich mein Auto parken. |
Arabayı nereye
park edebilirim? |
[arabaj≤ nereje
park edebilirim] |
|
Können Sie das Gepäck
in mein Zimmer bringen. |
Bagajımı odaya
çıkarır misiniz? |
[bagaz≤m≤ odaya
tsch≤kar≤r¬mißinis] |
|
Einen Platz für ein Zelt /
ein Wohnmobil? |
Bir çadır/karavan
için yeriniz var mı? |
[bir tschad≤r /
karawanitschín
jeriniz war¬m≤] |
|
Wir brauchen Strom /Wasser. |
Bize elektrik/su lazım. |
[bise elektrik / ßu lahsim] |
|
Ich möchte zahlen. |
Hesabı alır misiniz? |
[heßab≤ al≤r¬
mißinis] |
|
Es war sehr gut. |
Çok güzeldi |
[tschok güseldi /
o¬kadar |
|
nicht so gut |
güzel değildi. |
güsel dejildi] |
Notfälle |
Ich brauche einen Arzt /Zahnarzt. |
Bana bir doktor /
diş hekimi lazım. |
[bana bir doktor/
disch hekimi |
|
Rufen Sie bitte einen
Krankenwagen/die Polizei. |
Bir ambulans /
polis çağırır misiniz? |
[bir ambulanß /
poliß tschah≤r≤r
mißinis] |
|
Ich hatte einen Unfall. |
Kaza yaptım. |
[kasah japt≤m] |
|
Wo ist die nächste Polizeistation? |
En yakın polis
karakolu nerede? |
[en jak≤n poliß
karakolu nerde?] |
|
|
Ich bin bestohlen worden. |
Param çalındı. |
[param tschal≤nd≤] |